Reformcu diyor ki: (İmanın şartı altı demek yanlıştır. Kur’anda böyle bir ifade yoktur.)
CEVAP
Bu reformcu, (Kitap ve Sünnet’e göre yazdım) dediği halde, burada sadece Kur’an diyor. Elbette Kur’an-ı kerimin detayları Sünnet ile açıklanmıştır. Yazarın yalan söylediği, Sünnet’e de itibar etmediği anlaşılıyor. Kur’an-ı kerimi Resulullah efendimiz açıklamıştır. Bu delili bildirmeden, imanın şartı altı değil demesi dehşet vericidir. Sahihayn ismi verilen, din-i İslam’ın iki temel kitabındaki hadis-i şerif nasıl inkâr edilir? Sahih hadisleri inkâr etmesi, affedilir cinsten değildir. Bu meşhur hadis-i şerifin meali şöyledir:
(İman; Allah’a, meleklere, kitaplara, peygamberlere, ahiret gününe, kadere, hayrın ve şerrin Allah’tan olduğuna, ölüme, öldükten sonra dirilmeye inanmaktır. Allah’tan başka ilah olmadığına ve benim Onun kulu ve resulü olduğuma şehadet etmektir.) [Buhari, Müslim, Nesai]
Böyle mütevatir sahih hadisleri inkârın küfür olduğu âlimlerimizce bildirilmektedir. Bu reformcu, sadece İslam âlimlerine değil, hadis-i şeriflere de açıkça savaş açıyor. Aslında Kur’an-ı kerime inandığı da samimi değildir, çünkü Kur’an-ı kerimde birçok yerde Resulullah’a uyulması emrediliyor. Mesela Haşr suresinin, (Resulümün verdiğini alın, yasakladığından da sakının!) mealindeki yedinci âyetine uymayanın, Resulullah’ın sözlerini senet kabul etmeyenin, (Kur’ana inanıyorum) demesi nasıl doğru olur?