Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki:
Bir insana yapılacak en büyük iyilik, ona Müslümanlığı öğretmektir. Bir Müslümana yapılacak en büyük iyilik de, ona Ehl-i sünnet itikadını öğretmektir. Bunlardan daha büyük iyilik yoktur. Bir insanı, ebedi Cehennem ateşinden kurtarmaktan daha büyük keramet olur mu? İnsan sadece, (Sonsuz ne demek?) bir düşünse, bir anlasa beyni akar. İmam-ı Gazali hazretleri buyuruyor ki:
(Cehennemdeki kâfirlere, “Siz dünyadaki bütün sulardaki damlalar adedince, bütün kumlardaki tanecikler adedince yanacaksınız, sonra çıkıp Cennete gideceksiniz” denilseydi, sonunda kurtulacağız diye çok sevinirlerdi. Bütün dünya, gökyüzü dâhil, buğday tanesi dolu olsa, bir serçeye, “Her sene bir tane yiyeceksin” deseler, o buğdaylar biter, sonsuzun yanında hesabı bile olmaz.)
Allah yolunda halis niyetle yapılan hizmetler zayi olmaz. Bu niyet olduktan sonra Cenab-ı Hak yardım eder. Allah yolunda çalışmak herkese nasip olmaz. Büyüklerimizin yani Ehl-i sünnet âlimlerinin, Silsile-i aliyye büyüklerinin yolunda, kime, İslam’a hizmet etmek nasip olursa, gece gündüz haline şükretsin, Rabbine hamd etsin! Düşman ne kadar kuvvetli olursa, cihadın sevabı o kadar çok olur, kat kat fazla olur. Kerimlerin kapısında, ehil olanlarla olmayanlar beraberdir. Allahü teâlâ, ihsan sahiplerinin en büyüğüdür. İnşallah içimizde ehil olan vardır. Bunlara ihsan ederken, mükâfat verirken, onların yanı sıra bize de verir, çünkü kerim olan, saçarmış, isteyen alsın dermiş.
Şibli hazretleri vefat ettikten sonra, bir tanıdığı onu rüyada, Cennette görünce sormuş:
- Bu makama nasıl ulaştın? Nasıl Cennetlik oldun?
O da buyurmuş ki:
- Dört yüz hocadan ders okudum. Bunlardan dört bin hadis-i şerif öğrendim. Bütün bu hadis-i şeriflerden bir tanesini seçip kendimi ona uydurdum, çünkü kurtuluşu ve sonsuz saadete kavuşmayı bunda buldum ve bütün nasihatleri hep bunun içinde gördüm. Seçtiğim hadis-i şerif şudur: (Dünya için, dünyada kalacağın kadar çalış! Âhiret için, orada sonsuz kalacağına göre çalış! Allahü teâlâya, muhtaç olduğun kadar itaat et! Cehenneme dayanabileceğin kadar günah işle!)
Mesela insan bir çıra yakıp, alevine elini koymalı. Ne kadar dayanabilirse, o kadar günah işlemeli. Bir dakika dayanabilirse, o zaman bir dakika günah işlemeli.