Ayrılık yeli esti, bir kül gibi savrulduk,
Bitsin artık bu çile, medet senden efendim!
Hasret ateşi ile yana yana kavrulduk,
Bitsin artık bu çile, medet senden efendim!
Dağlarda, kar fırtına, bize geçit vermiyor,
Kalbimizdeki yangın artıyor, hiç sönmüyor,
Gözyaşları akıyor, gece gündüz dinmiyor,
Bitsin artık bu çile, medet senden efendim!
Gökte uçan kuşlardan sizden haber sorarız,
Unutmamız imkânsız, yerde gökte ararız,
Kavuşabilmek için, ne hayaller kurarız,
Bitsin artık bu çile, medet senden efendim!
Alışamadık gitti, kahrı zor şu gurbete,
Seven nasıl dayanır uzayan bu hasrete,
Yine kavuşur muyuz o hikmetli sohbete,
Bitsin artık bu çile, medet senden efendim!
Kapınızda bulunmak, ne büyük saadettir,
O kapıda bekçilik, elbette maharettir,
Sizden ayrı kalmaksa, görülmez felakettir,
Ayrılık bitsin artık, medet senden efendim!
Ey gönüller sultanı, başımıza bir taçsın,
İhsanın bol herkese, meyveli bir ağaçsın,
Hasta ruhlara derman, derdimize ilaçsın,
Bitsin artık bu çile, medet senden efendim!
En sağlam dayanağa, sırtımızı dayarız,
Desteğiniz olmasa, ayak sürçer kayarız,
Sizi bir an görmeyi, ömre bedel sayarız,
Bitsin artık bu çile, medet senden efendim!
Zeki Karaca - Ankara