Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki:
Ölüm, sevgiliyi sevgiliye kavuşturur; çünkü insan iki şeyden meydana gelmiştir: Beden ve ruh. Bedenin arzusu, nefsin arzularıdır. Nefsin arzusu ise, Cenab-ı Hakkın yasak ettikleridir. Nefsin gıdası haramlardır. Ne kadar haram yerse, haram içerse, haram dinlerse, haram seyrederse o kadar çok semizleşir ve o kadar çok azgınlığı artar. Dolayısıyla, nefse bu gıdayı vermemeli; çünkü haramla beslenen bir vücudun gireceği yer, Cehennemdir.
Dinimiz 3 kısımdır: İlim, amel ve ihlâs. İhlâs, nefsin gıdasıyla ruhun gıdasını ayırmak için ve nefsi, mümkün mertebe, kendi istediği gıdayla beslememek için gereklidir. Yani akıl ve ihlâsın gayesi, ruhu nefisten ayırabilmektir. Tabii bu çok zor; ama şarttır. Yani ruhun, nefisten ayrılması gerekir.
Ruh Allah’ın sevgilisi olduğu, Allah’a âşık olduğu, Allah da ruha âşık olduğu için, Peygamber efendimiz, (Ölüm, sevgiliyi sevgiliye kavuşturur) buyuruyor. Yani ruhu, aşığı olduğu Allah’a kavuşturur. Evliya zatlar, bu çok zor işi hayatlarındayken yapıyorlar, yani ruhlarıyla nefislerini ayırt ediyorlar ve artık sevgiliye kavuşmuş oluyorlar; ama dünyada buna kavuşamayanların ruhu, ancak ölünce nefisten ayrılıyor.
(Ölmeden önce ölün) hadis-i şerifindeki ölmekten kasıt nedir? Ölünce, şimdi duyduklarımızın, okuduklarımızın, öğrendiklerimizin hepsinin hakikat olduğunu bizzat göreceğiz. Dolayısıyla, ölmeden önce, öldükten sonra kavuşacağımız, göreceğimiz o gerçeklere şimdiden tam inanmalı, tam iman etmeli ve buna göre de yaşamalıyız.
Demek ki, ölmeden önce ölmek; işittiklerimizin, öğrendiklerimizin, öldükten sonra gerçek olduğunu bilip, o gerçeğe şimdiden kavuşmak oluyor. Öldükten sonra başına gelecekleri düşünüp, ona göre hazırlanmak oluyor. Bu kolay iş değildir, çok zordur; ama imkânsız değildir. İmam-ı Rabbani hazretleri, (Kurtulmanın bir tek çaresi var. O da kurtulanlarla beraber olmaktır) buyuruyor. Yani, bu dünya sıkıntılarından, dünya bağlarından kurtulmak istiyorsak, kendimize iyi, salih arkadaş edinelim. Eğer arkadaşımız iyiyse, artık biz kötü olmayız, kendimize dönemeyiz, yani nefsimizin arzularını yerine getiremeyiz. İyi arkadaşla beraber olunca, iyi olmak zorundayız. O bakımdan, (Kişi sevdiğiyle beraberdir) hadis-i şerifine uygun olarak, insan arkadaşını iyi seçmeli. İyi arkadaş, Ehl-i sünnet âlimlerinin kitaplarıdır. Bu kitapları okuyup, bunlarla amel edenler de, iyi arkadaştır.