Sual: Seadet-i Ebediyye’de, (Sabah namazının farzından sonra, güneş doğuncaya kadar nafile kılmak, tahrimen mekruhtur. Sabah namazının sünnetini farzdan önce kılmamışsa, bunu da farzdan sonra kılması mekruhtur, fakat kaza kılmak mekruh olmaz) deniyor. Farzı kaza etmek mekruh olmadığına göre, vacib olan vitrin kazası, sabahın farzından sonra kılınabilir mi? Mesela, vitir unutulup sabahın vakti girmişse, önce vitir kaza edilemez mi?
CEVAP
Tertip sahibi olanın, önce vitri kaza etmesi lazımdır. Kaza etmezse sabah namazı sahih olmaz. Sabah namazına başlamadan veya namaz arasında iken, vitri kılmadığını hatırlayan kimsenin, sabah namazı sahih olmaz. Güneş doğmasına, yalnız vitri kaza edecek kadar zaman kalmışsa, ancak bu hâlde sabah sahih olur. Demek ki, bir namaz vaktinin sonunda, kazayı da kılacak kadar zaman kalmazsa, kazayı önce kılmak lüzumu affolur. Vakit daraldı sanarak, vakit namazının farzını kılan, sonra daha zaman olduğunu anlasa, kazayı ve sonra vaktin farzını tekrar kılar. Vaktin namazına başlarken veya namaz içindeyken, kazası olduğunu unutursa, namazdan sonra hatırlasa da, kıldığı namazı sahih olur. Çünkü unutmak özürdür. (Seadet-i Ebediyye)
Sabah namazının son vakti
Sual: Sabah namazının son vaktinin, güneş doğana kadar olduğunu biliyoruz. Ama babaannem güneşin doğup doğmadığına bakmadan, ne zaman uyanırsa, o zaman sabah namazını kılar. Babaannem gibi böyle yanlış kılan kimseler de vardır. Geçen, Afrika’dan gelen, Mâlikî mezhebinde olduğunu söyleyen bir gençle görüştüm. (Bizde herkes, güneş doğsa bile uyanınca kılar) dedi. Ona, (Demek siz de babaannem gibi sabah namazının son vaktini bilmiyorsunuz) dedim. Dört mezhepte de, sabah namazının son vakti güneş doğana kadar değil midir?
CEVAP
Evet, Mizan-ül kübra, El-fıkh-ü alel-mezahib-il-erbea, Redd-ül-muhtar, Hindiyye ve diğer bütün fıkıh kitaplarında böyle bildirilmektedir. Güneş doğana kadar kılınmazsa artık kazaya kalmış olur. Mekruh vakit çıktıktan sonra kaza edilir.
Öğle kerahat vakti
Sual: Öğle namazına kaç dakika kalana kadar kaza veya nâfile namaz kılınır?
CEVAP
Öğleye yaklaşık 20 dakika kalana kadar kaza ve nâfile namaz kılınır. Bu süre, mevsimlere ve şehirlere göre değişir. www.turktakvim.com sitesinde her şehir için mevcuttur. Tam İlmihal’de deniyor ki:
Güneşin zevalde olması, semadaki şer’i zeval mahalli olan dairenin içinde bulunmasıdır. Yani hakiki zeval vaktinden temkin zamanı evvel ve sonra olan iki vakit arasındaki zamandır. Bu zaman, öğle namazı vaktinden İstanbul için, 20 dakika evvel başlamaktadır. (Seadet-i Ebediyye)
Mekruh vakitte
Sual: İkindi namazını kerahat vaktine geciktirmek tahrimen mekruhtur. Böyle tahrimen mekruh olarak kılınan namazın kazası lazım mıdır?
CEVAP
İkindi namazını kerahat vaktinde kılmak değil, o vakte bırakmak günahtır. Kerahat vakti de olsa kılmak farzdır. Kerahat vaktinde de kılınsa, namaz kılınmış olur, kazası gerekmez.
Sual: Cuma günü, camiye gelenlerin, vakit girmeden önce herhangi bir namazı kılmasının mahzuru var mıdır?
Cevap: Güneş tepede iken, yani öğle namazının vaktinden evvel olan zaman içinde, her namazı kılmak haramdır. Bu zamanda, her namazı kılmanın, cuma günleri de haram olduğu sözü daha kuvvetlidir.
Sual: Namaz kılması mekruh olan vakitlerde, tilavet secdesi yapılmaz mı, cenaze namazı da kılınmaz mı?
Cevap: Güneş batarken, yalnız o günün ikindi namazının farzı kılınır. İmâm-ı Ebû Yusuf'a göre, Cuma günü güneş tepede iken, nafile kılmak mekruh olmaz ise de, bu kavil zayıftır. Namaz kılması mekruh olan üç vakitte önceden hazırlanmış cenazenin namazı, secde-i tilavet ve secde-i sehiv de caiz değildir. Hazırlanması bu vakitlerde biten cenazenin namazını, bu vakitlerde kılmak caiz olur.
Sual: Nafile namazlar her vakitte kılınabilir mi yoksa nafile namazın kılınmadığı vakitler de var mıdır?
Cevap: Yalnız nafile kılmanın mekruh olduğu iki vakit vardır. Birincisi, sabah tan yeri ağardıktan, güneş doğuncaya kadar, sabah namazının sünnetinden başka nafile kılınmaz. İkincisi ise; ikindiyi kıldıktan sonra, akşam namazından önce nafile kılmak mekruhtur. Cuma günü imam hutbe okumak için minbere çıkınca ve müezzin ikamet okurken, diğer namazlarda imam namazda iken nafileye, yani sünnete başlamak mekruhtur. Yalnız sabah sünnetine başlamak mekruh değildir. Bunu da saftan uzak veya direk arkasında kılmalıdır. Cuma günü imam hutbe okumak için minbere çıkmadan önce başlanan sünneti tamamlamalı denildi.
Namaz kılması mekruh olan vakitler
Sual: Her türlü namazın kılınmasının mekruh olduğu vakitler var mıdır, varsa bunlar hangi vakitlerdir?
Cevap: Hanefi mezhebinde namaz kılınması tahrimen mekruh olan üç vakit vardır. Bu üç vakit; güneş doğarken, batarken ve zeval vaktinde yani gündüz ortasında ikendir. Bu üç vakte, Kerahet zamanı denir. Bu üç vakitte başlanan farzlar sahih olmaz. Nafileler sahih olursa da, tahrimen mekruh olur. Bu üç vakitte başlanan nafileleri bozmalı, başka zamanlarda kaza etmelidir.
Güneşin doğması, üst kenarının zahiri ufuk hattından görünmeye başlayıp, bakamayacak kadar parlamasına yani Duha vaktine kadar olan zamandır. Duha vakti, güneşin tuluundan takriben 40 dakika sonradır. Bu iki vakit arasındaki zaman, yani tulu ve duha vakitleri arasındaki zaman, Kerahet zamanıdır. Duha vakti olunca, iki rekat İşrak namazı kılmak sünnettir. Bu namaza Kuşluk namazı da denir. Bayram namazı da, bu vakitte kılınır.
Güneşin batması da, tozsuz, dumansız, berrak bir havada, ziyanın geldiği yerlerin veya kendisinin bakacak kadar sararmaya başladığı vakitten batıncaya kadar olan zaman demektir. Bu vakte İsfirâr-ı şems zamanı denir.
Namaz kılması tahrimen mekruh olan vakitlerde, Kur’ân-ı kerim okunabilir, tesbih çekilebilir ve dua yapılabilir. Yalnız tilavet secdesi yapılmaz. İkindi namazının vaktinden sonra gelen mekruh vakitte, o günkü ikindi namazı, o vakte kadar kılınamamış ise, sadece o günkü ikindinin farzı kılınabilir.
Sual: Güneş batmak üzere iken, o günkü ikindiyi kılamayan bir kimse, ikindinin farzını bu vakitte kılabilir mi?
Cevap: Güneş batarken, yalnız o günün ikindi namazının farzı kılınır. İmâm-ı Ebû Yûsuf hazretlerine göre, cuma günü güneş tepede iken, nafile namaz kılmak mekruh olmaz ise de, bu kavil zayıftır. Namaz kılması mekruh olan üç vakitte önceden hazırlanmış cenazenin namazı, secde-i tilavet ve secde-i sehiv de caiz değildir. Hazırlanması mekruh olan bu vakitlerde biten cenazenin namazını, bu vakitlerde kılmak caiz olur.