Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki:
Dünya melundur. Dünyada Allah için olmayan şeyler de melundur. Mesela kılınan namazlar, tutulan oruçlar bile, Allah için değilse melundur. Yani hiçtir, reddedilmiştir, üstelik cezaya lâyıktır.
Âhirette herkes, yapılan her şey için, (Niçin yaptın?) sorusuna cevap verecek. Allah için olanlar alınacak, başka maksatlarla yapılanlar atılacaktır.
Çok mübarek bir zatın, çok da iyi bir ahbabı varmış. Bir araya gelip, namaz kılarlar, Kur’an-ı kerim okurlar, teheccüde kalkarlar, zikrederler. Yıllar böyle geçerken, arkadaşı bir ara gelmez olur. Yanındakilere, (Bizim böyle böyle bir kardeşimiz vardı, ne oldu?) diye sorar. (Efendim, o ölüm döşeğinde, ağır hasta!) derler. O zat, (Hemen ziyaretine gidelim) der. Gelip bakarlar ki, odanın ortasına kendisini atmış, gözleri fırlamış, yüzü kapkara, saçları dimdik, şekli insana benzemiyor. Allah muhafaza etsin! Korku içinde hemen yanına eğilip, sesli olarak der ki:
- Eşhedü en la ilahe illallah ve eşhedü enne Muhammeden abdühü ve resulühü.
Arkadaşı itiraz eder:
- Onu bana sakın söyleme!
- Arkadaş, sen böyle değildin, takva ehli bir zattın, ne oldu sana böyle?
- Ben bütün ibadetleri, hizmetleri yalnız insanların takdiri için, herkes benden bahsetsin, (Ne mübarek zat) desinler diye yaptım, benim âhiretle, dinle alakam yoktu.
- Peki, ne olacak şimdi?
- Bu hâl benim başıma birkaç kere geldi. Defalarca ölüm hastası oldum. Tevbe ettim, Rabbim kabul etti, affetti. Çok rahat yaşamaya başladım. Artık bir daha öyle düşünmeyeceğim dedim, ama daha beterini düşündüm. Hattâ evde yalnız başıma olunca, daha büyük günahlar işlemeye başladım. Sonra hastalandım, daha da beter oldum, Allah’a yalvardım, yine Allah affetti. Bir müddet geçti, yine aynı, hiç değişen bir şey yok. Sözümde hiç duramadım. Şu anda Kelime-i şehadetle aramda öyle bir duvar var ki, onu delmem mümkün değil. Ben bu yolda öleceğim, beni bırakın!
Arkadaşı mecburen çıkıp gider, biraz sonra da feci şekilde öldüğü, yüzü hayvana döndüğü haberini alır. Bunlardan ibret almalı, her işi, her ibadeti Allah rızası için yapmalıdır.