Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki:
Başarılı bir iş adamı olan, büyük bir zata, (Hem başarılısınız, hem de herkes sizi seviyor. Bu nasıl oluyor?) diye soruluyor. O da uyguladığı prensipleri özetle şöyle açıklıyor:
Güven: İçimizde, güvene ve sevgiye dayalı bir ateş olmalı. Çalışanları sevmeli, onlara güvenmeli. Güvenen mutlu olur. Ailede, ticarette, hemen her sahada sıkıntı güvensizlikten kaynaklanır. Güvenden ise sevgi doğar. Sevgi de başarıya sebeptir. Güven ve sevgiyi yakalayan, başarır.
Kalb kırmamak: Kalb, en kıymetli organdır, Allah'ın evidir. Onu kıran, Cenab-ı Hakk'ı üzer. Kâfirlere de eziyetten sakınmalı. Herkes Allah'ın kölesidir, köleyi inciten efendisini incitmiş olur. Herkesin gönlünü almaya çalışmalı.
Hizmet: İnsanlara iş ve aş vermek en büyük sevinç olmalı. Bu hizmet, eşkıyalığı da önler. Çünkü aç olan, her şeyi yapar. Karnı tok, sırtı pek olandan fazla zarar gelmez.
Çok çalışmak: Önce Allah'a tevekkül etmeli, emrolunduğu için sebebe yapışıp çalışmalı. Bu işin sırrı, inanç, azim ve ihlâstır.
Tevazu: (Bunu ancak ben yaparım) diyeni Allah zelil eder, başarısız kılar. (Bizde iş yok, ama sizinle beraber bu işi başarabiliriz) derse, Cenab-ı Hak onu aziz eder, başarılı kılar.
Dua almak: Herkes parayı hedeflerken, dua almak hedeflenmeli. Başarı, başta ana baba ve hoca duası olmak üzere, herkesin duasını almaya bağlıdır. Bu hizmetlerle hidayete erenlerin akıttıkları gözyaşları Cehennemin ateşini söndürür. Bunların duaları yedi sülaleye yeter.
Kötü düşünce: Hiç kimse hakkında, kötü düşünmemeli, kin tutmamalı. Herkese iyilikle yaklaşan başarır.
Sevmek: Seven, sevilir. Biz insanları sevmezsek, onlar bizi asla sevemez. İnsana sevgi veya nefret, kendinden gelir, başkasından değil.
Cömertlik: Bir şey veren, alandan çok sevinmeli. Alan onun sıkıntısını çeker, veren ise daima mutlu olur, rahat eder. Onun için mümkün mertebe alıcı değil verici olmalı.
Acı ve yük çekmek: Eğer bir iş, hedefine sağlıklı gidiyorsa, onda gözyaşı ve üzüntü vardır. Acı ve yük çeken, başarılı olur. Acıyı başkasına çektiren ise, bir gün silinir gider.
İnanç: Kişi inanmadığı şeyi yapamaz, sevmediği şeyi başaramaz. İçi yanmayan, başkasını yakamaz. Büyüklerin ateşiyle yanan her işe dört elle sarılır.