Mani, bir halk edebiyatı nazım türüdür. Genelde sevgi üzerinedir. Gelin kaynana ve başka konularda da yazılanları vardır. Çoğunlukla yedi heceli olur, dört mısradan meydana gelir. Birinci, ikinci ve dördüncü mısralar birbirleriyle kafiyeli, üçüncü mısra serbesttir. İlk iki mısra, havadan sudan bahseden hazırlık mısralarıdır. Bunların son iki mısra ile anlam bağlantısı yoktur. Üçüncü mısra bir geçiştir, dördüncü mısra ise, asıl maksadı bildirir. Bir örnek verelim:
Kalenin altı bayır,
Gülü dikenden ayır!
Sen gurbete gidersen,
Yanarım cayır cayır.
Görüldüğü gibi, ilk iki mısra son mısradan farklıdır. Üçüncü mısrada, dördüncü mısradaki maksat için bir geçiş var. Dördüncü mısrada asıl maksat söyleniyor.
Eskiden yazılan halk manileri, hece ve kafiye yönünden uygundu. Günümüzde, serbest şiir dendiği gibi, serbest maniler çıkmış. Hece yok, kafiyeler yetersiz. Bunları görünce birkaç mani de biz yazalım dedik. Yazdıklarımız mâna yönüyle onlardan farksızsa da, en azından hece sayıları aynı ve kafiyelidir. Okurken takılmadan rahatça okunur.
Yazar bayanlar, beyler,
Hepsi uyduruk şeyler,
En güzel manileri,
Elbette Hoca söyler.