İlimsiz bir tarikata girilse,
Şeytan, onun imanını çalarmış.
Mürşid-i kâmilsiz yola çıkılsa,
Şaşkın hâlde, ara yolda kalırmış.
Bu yol için, mahir mürşid gerektir,
Mürşide, ihlâslı mürid gerektir,
Pirin rızası, tasavvufta direktir,
Böyle âşık, haktan nasip alırmış.
Pir rızası, Allah rızası olur,
Arayan Mevlâ’yı elbette bulur,
Riyazet sırrının hikmetin bilir,
Ancak bu kul, Hakk’a yakın olurmuş.
Bu önemli yola, rehbersiz girme!
Gözünü yum, pirden gayrıyı görme!
Şu fani dünyaya, hiç gönül verme!
Melun şeytan, bâtıl yola salarmış.
Gözüne sahip ol, koru dilini!
Mürşidine, sıkı bağla belini!
Mâsivâdan çekmez isen elini,
Cahilliğin, seni rezil edermiş.
Zamane şeyhine, gönül kaptırma!
Nefsine sahip ol, puta taptırma!
Kendin sapma, başkasını saptırma!
Şeytan, bu yollarla, iğfal edermiş.
Zaman gelir, gerçek mürşid bulunmaz,
Zamane şeyhinden, feyiz alınmaz,
Deryalara, dalgıç yoksa dalınmaz,
Denizde boğulup, hemen gidermiş.
Mürşid-i kâmiller, yok ise eğer,
Eski âlimlere, pek çok önem ver!
Muteber kitaba, vermeyen değer,
Cehlin cezasını, ağır ödermiş.
Ahmed Yesevi
(Rahmetullahi aleyh)