* Nefse, günahlardan kaçmak, ibadet yapmaktan daha güç gelir. Onun için günahtan kaçmak daha sevaptır.
* Farzı bırakıp, nafile ibadetleri yapmak boşuna vakit geçirmektir.
* Allah rızası için yapana sevap var. Hayırlı iş yapana niyetine göre sevap verilir. Kötü iş yapanın niyetine bakılmaz. İyi niyetle yapsa da, cezasını çeker. İyi niyetle günah işlenmez.
* Allahü teâlâyı an, dilini, başka işlerle uğraşmaktan koru. Nefsini hesaba çek. İlme yapış ve edebi muhafaza et. Merhamet sahibi ve yumuşak ol. Allahü teâlâyı unutturacak her şeyden uzak dur. Bir kimsenin, Allahü teâlâya olan sevgisinin gerçek olup olmadığının alameti, kendisinde deniz misâli cömertlik, güneş misâli şefkat ve toprak misâli tevazu gibi üç hasletin bulunmasıdır.
* Bir yandan günah işleyip, bir yandan da, "Estagfirullah" demek, istigfar değildir. Asıl istigfar; Allahü teâlânın emirlerine uymak, yasak ettiği şeylerden sakınmak, günahları terk etmektir.
* Kalbin birçok şeyleri sevmesinin sebebi, hep o bir şey içindir. O da nefstir.
* Kelime-i tevhid; putlara ibadeti bırakıp, Hak teâlâya ibadet etmek demektir.
* Küfür, nefs-i emmarenin isteklerinden hasıl olur.
* Ehl-i sünnet âlimlerini sevmek, saadetin sermayesidir. Muhabbete müdahane, gevşeklik sığmaz.
* Nefs bir kötülük deposudur. Kendini iyi sanarak Cehl-i mürekkeb olmuştur.
* Sünnet ile bid'at birbirinin zıddıdır. Birini yapınca öteki yok olur.
* Zahid, dünyaya gönül bağlamadığı için, insanların en akıllısıdır.
* Mubahları gelişi güzel kullanan, şüpheli şeyleri yapmaya başlar. Şüphelileri yapmak da harama yol açar. Haramlar da küfre yol açar.
* Allahü teâlâ, izzeti ve şerefi ilme ve ibadete vermiştir. İlim de ehl-i sünnet âlimlerinin eserlerinde vardır. Alçaklığı ve zilleti de haramlara vermiştir. Haramlara düşmemek, dünya sevgisini kalbe sokmamak lazımdır.
* Ehl-i sünnet itikadında, hak yolda bölünme ve parçalanma olmaz. Ancak, ayrılanlar olur.
* Her müslümanın maksadı, Allahü teâlânın dinine biraz daha fazla nasıl hizmet ederiz, bir insanı daha nasıl Cehennemde yanmaktan kurtarırız olmalıdır. Kurtarmak için önce kurtulmak lazımdır. Doğru itikad sahibi olmayan kurtulmamış demektir.
* Dedikodu ve laf götürmek, parçalanmaya sebeptir. Fitnenin başlangıcı tenkitledir.
* Bir kimsenin kalbinde Allah sevgisinden başka bir sevgi varsa, diğer insanların kalbinde o insana karşı sevgisizlik doğar.